Eosen döneminden gelen Hyracotherium leporinum gibi eski at türleri, tuhaf bir şekilde modern tapirlerin ayaklarına benzer ayak yapılarına sahipti. Ön ayaklarda dört, arka ayaklarda üç parmak bulunurdu ve her biri ayrı bir tırnağa sahipti. Bu parmakların altında ise ayak yastığı bulunurdu. Ancak günümüz atları, eşekleri ve zebraları gibi modern atlar sadece tek bir parmaklı ayaklara sahiptir. Bu parmaklar kalın bir tırnakla kaplıdır ve ayak tabanında şok emici bir yapı ile desteklenir.
Yapılan yeni bir araştırmada, paleontologlar modern atların ayak izlerini ve fosil kayıtlarını inceleyerek kaybolan parmakların izini sürmeye çalıştılar. Bristol Üniversitesi’nden Profesör Christine Janis, “Ek el ve ayak kemiklerinin üst kısımları hala ‘çivik kemikleri’ olarak varlığını sürdürüyor, ancak parmaklar ve ayak parmakları nerede?” diye merak etti.
Araştırmacılar, daha sonra fosil kayıtlarında bulunan daha sonraki at türlerinin ön ve arka ayaklarında sadece üç parmak olduğunu keşfettiler. Bu üç parmak, tapirlerdeki yan parmaklardan daha küçüktü ve normal koşullarda yerle temas etmezdi, ancak kayma veya güçlü darbeler gibi olağanüstü durumlarda destek sağlamış olabilirlerdi.
Bu çalışma, modern atların ayak tırnaklarının içinde yan parmakların hala var olduğu şeklindeki daha önceki bir tezi çürüttü. Ayrıca, modern atların yan parmaklarının evrimi fikrine dayanan 2018 yılındaki bir çalışmanın da yanlış olduğunu gösterdi.
Profesör Janis ve meslektaşları, modern atların yan parmaklarını ayak tırnağı içinde koruduğu fikrinin yanlış olduğunu belirtti. Ayrıca modern atların ayaklarındaki evrim, üç parmaklı atların yan parmaklarından evrimleşmediğini ortaya koydu.
Bu bulgular, modern atların ayaklarının yapısının, üç parmaklı atların ağırlık dağılımı ve ekolojik yaşam alanlarındaki farklılıklar nedeniyle yuvarlak, oval olmaktan ziyade farklı bir şekle sahip olduğunu gösterdi.
Bu araştırma, atların evrimiyle ilgilenen bilim insanlarına ve modern insanların arkaik insanların genetik etkilerini anlamak isteyen evrimsel biyologlara ilham veren önemli bir keşiftir. Ayrıca, atların ayak yapısının evrim sürecindeki değişikliklerin nasıl olumlu ve olumsuz sonuçlara yol açabileceği konusunda yeni bir bakış açısı sunmaktadır.